Birincilik ödülü 125 ülkeden 5 bin 34 fotoğrafçı tarafından çekilen 80 bin 408 fotoğraf arasından seçildi.
Merkezi Hollanda’nın başkenti Amsterdam'da bulunan Dünya Basın Fotoğrafı Vakfı tarafından yapılan açıklamada, fotoğrafın ”Zamanımızın nefretini gösteren çok etkileyici ve sarsıcı bir fotoğraf“ olduğu için ödüle layık görüldüğü kaydedildi.
"Büyükelçi gözlerinizin önünde vuruldu ve siz o dakikaları saniye saniye fotoğrafladınız. Geriye dönüp baktığınızda o anki halini nasıl değerlendiriyorsunuz?"
Deutsche Welle'den Hilal Köylü'ye konuşan Burhan Özbilici bu soruyu şöyle cevaplıyor:
"Korkunç, acı, kötü bir olaydı. Olmamasını tercih ederdim ama oldu. Ben orda olmasaydım, başkası olacaktı. Kaçabilirdim ama kaçmadım. İşimi, gazetecilik görevimi yaptım. O anda, yani Büyükelçi gözlerimin önünde vurulduğunda beynimin bir yanda buz gibi soğuduğunu, bir yanda da yanıp eridiğini hissettim. O anın içine girdim. Öldürülen kişi Rusya’nın Ankara Büyükelçisi'ydi. Suriye yüzünden tüm dünyada kriz yaşanıyordu, Türkiye-Rusya ilişkileri çok hassastı. Çok ama çok tarihi, önemli bir andı. Türkiye’ye zarar veren bir olay yaşandı. O an bize, bağımsız gazeteciliğin ne kadar hayati önemde olduğunu bir kez daha gösterdi. Ancak bağımsız gazeteciler gerçeği görüp üzerine gidebiliyorlar, gerçeği ortaya çıkarma ya da gösterme cesaretini gösterebiliyorlar."
Rusya’dan ilk tepki şöyle olmuştu "Sanki ödülde ahlaki bir boşluk var"
Rusya Federasyon Konseyi Enformasyon Politikası Komisyonu Başkanı Aleksey Puşkov bu duruma tepki göstermiş ve açıklamasında "Sanki Andrey Karlov'un öldürüldüğü ve World Press'te yılın fotoğrafı seçilen ödülde ahlaki bir boşluk var gibi. Bu ödülü nasıl açıklamaya çalışırlarsa çalışsınlar." demişti.