Mesane kanseri Türkiye’de en sık görülen altıncı kanser. Kansere bağlı ölüm nedenleri arasında ise onuncu sırada yer alıyor.
Sigara içenler daha genç yaşta kanser oluyor
Sigara (ve tüm tütün ürünleri) içmekle mesane ve akciğer kanseri birlikteliğini Türkiye verileri ışığında değerlendiren söz konusu çalışmaya göre, mesane kanseri hastalarının yüzde 2,1’ine aynı zamanda akciğer kanseri, yüzde 9,9’una kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), yüzde 0,5’ine ise hem akciğer kanseri hem de KOAH eşlik ediyor.
Sigara içenlerde, her iki kanser tipine de sigara kullanmayanlara göre daha erken yaşlarda tanı konuyor. Mesane kanseri olan hastalarda akciğer kanseri görülme sıklığı sağlıklı insanlara göre daha yüksek. Mesane kanseri olup sigara içenlerde akciğer kanseri gelişme riski daha da artıyor. Mesane kanseri olan hastalarda ortalama 3,7 yıl sonra akciğer kanseri geliştiği, akciğer kanseri hastalarındaysa ortalama 4,2 yıl sonra mesane kanseri gözlendi.
Metastas riskini artırıyor
Yine araştırmaya göre sigara kullananlarda mesane kanseri daha erken yaşlarda gözlendiği gibi, sigara içen hastalar daha yüksek evrede ve derecede tanı alıyor. Sigara içen hastaların mesane kanseri nedeniyle idrar torbalarının tamamen alınmasını gerektiren cerrahiye gitme ihtimali daha yüksek.
Ameliyattan sonra bu hastalarda komplikasyon gelişme riski de artıyor. Yine bu hastaların takiplerinde hastalığın tekrarı, ilerlemesi, diğer organlara yayılması ve ölüm riski daha yüksek.
Türk Üroonkoloji Derneği ve Türk Akciğer Kanseri Derneği çalışmanın sonuçlarını 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Yaşam Günü’nde birlikte açıkladı.
Akciğer kanseri hastalarının yüzde 90’ı sigara içiyor
Türk Akciğer Kanseri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Atila Akkoçlu, Türkiye’de 20 milyon kişinin sigara içtiğini, en yüksek oranın 35 – 44 yaş grubu olduğunu, erkeklerin yüzde 53, kadınlarınsa yüzde 24’ünün sigara içtiğini söyledi: “Akciğer kanseri erkeklerden en sık görülen kanser. Kadınlarda ise dördüncü sırada. Her yıl yaklaşık 41 bin yeni hasta, ortalama 60 yaşında tanı alıyor. Hastaların yüzde 90’ı sigara içiyor. Bunların yüzde 90’ı erkek. Hastaların yüzde 70’i ise maalesef ileri evrede hekime gidiyor.”
Sigara mesane kanseri riskini üç ila dört kat artırıyor
Mesane kanserinde en büyük risk faktörünün sigara olduğunu hatırlatan Türk Üroonkoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güven Aslan şöyle devam etti:
“Gelişme riskini üç ila dört kat artırıyor. Bu risk içilen süre ve günlük içilen sigara sayısıyla direkt ilişkili. Ayrıca hem halen içenlerde hem de daha önce içip bırakanlarda mesane kanseri riskinin hiç içmeyenlere göre yüksek olduğunu gördük. Her yıl yeni tanı konulan mesane kanseri hastalarının erkeklerde yüzde 50 ila 65’i, kadınlarda yüzde 20 ila 30’u sigarayla ilişkili.”
‘Light ve e-sigara sigara daha masum değil‘
Sigaraya daha erken yaşlarda başlayanlarda mesane kanserinden ölüm riski daha yüksek. Bununla birlikte sigarayı bırakanlarda mesane kanseri riskinde ani bir azalma gözleniyor.
Bu azalma, sigarayı bıraktıktan bir ile dört yıl sonra yüzde 40, 25 yıl sonra yüzde 60. Sigara dumanı beta-naftilamin, aromatik hidrokarbonlar gibi kanser yapıcı maddeleri içerdiğinden bu parçacıklar mesanede ve vücudun diğer bölgelerinde iltihaplanmaya neden oluyor, DNA’daki kanser yapıcı ve tümörü baskılayıcı genlerde mutasyonlar yaparak kanser gelişimini uyarıyor.
Aslan, “Düşük katran içeren sigara da mesane kanserinden korumuyor. Aynı etki elektronik sigaralar için de geçerli. Elektronik sigara kullanan kişilerin idrarlarında da kanser yapıcı maddelerde artış olduğu gözlemlendi” dedi.